Çalışan kadınının erkeğe saygısı azalmıyor sadece bir takım öncelikleri değişiyor.
- Çalışmayan kadının öncelikleri: ev hanımları tüm gün evde oturdukları için büyün günleri her dakikaları evde ve
evle ilgilenmekle geçiyor. Evin eksiklerini, eve ayıt sorumlulukları, akşam eve gelecek olan kocalarını düşünmekle geçiyor aslında onların yaptığına iştir. İş yerleri evdir ve patronları da kocalarıdır, öncelikleri de.
Sabah patrondan önce kalkılır, kahvaltı hazırlanır, yolcu edilir, ev temizlenir, ütü yapılır, çamaşır asılır, akşam yemeği yapılır, patron gelir, masa kurulur yemek yenir, patron isterse ilişkiye girilir ve uyunur bu rutin böyle yıllarca sürer. Eşi eve geldiği zaman tüm gün evde oturmanın verdiği sıkıntıdan dolayı sürekli eşiyle sohbet etme, konuşma çabasındadır. Sürekli eşine bir şey ister misin diye sorar saygı ve sevgi hat safhadadır. Merkezde hep ev ve eş vardır çünkü işi odur.
- Çalışan kadının öncelikleri: çalışan kadın başka bir iş yerine gider. Öğretmendir, doktordur, kuafördür, aşçıdır,
avukattır. Önceliği işi ve yapması gereken sorumluluklarıdır artık onun bir değil bir kaç tane odak noktası bulunmaktadır. O eve eşiyle aynı saate girer ve çoğu zaman yemeği olmaz. Ya alternatif şeyler yerler ya dışarıdan söylerler. O eşiyle çok konuşmaz çünkü tüm gün dışarıda başı şişmiştir. O susar ve eşine çok hürmet etmez çünkü yorgundur eşi gibi. Onun önceliği evde dinlenmektir.
2 grup insanda aslında çalışandır ama çalışma ortamından dolayı farklılık göstermektedir. Çalışan kadın eşiyle aynı durumdadır yanı çalışan kadın ne kadar ilgisizse erkeğinde o kadar payı vardır bu durumda. Özüne bakınca hayır kadının erkeğine saygısı azalmıyor sadece ilgisi azalıyor ama bu ilgisizliğin temeli de önceliklerinin farklılaşmasıdır.